– Anne! Sen aslında anne olarak fena değilsin.
– Nasıl yani?
– İyilik olarak. Ne iyisin ne kötüsün.
– Normalsin.
– Teşekkür ederim.
– Aslında senden daha güzel anneler var ama sen bana en güzel anne gibi görünüyorsun çünkü sana alışığım!
***
– Neden reklamlara hep güzel kadınları koyarlar anne?
***
Metehan karşı koltukta bilgisayar oynarken:
– Oğlumu kucağımda istiyorum.
– Aradığınız kişiye şu anda ulaşılmıyor.
***
– Beniiiiii benimleeeeee bıraaaaaaak!
– Öf anne ya o kadar şarkı çıktı sen hâlâ ezik ezik aynı şeyleri söylüyorsun.
Metehan’ın bu dediğini İpek’e söylediğimdeki tepkisi:
– Çocuk bir de Madonna konserine gittiğini duysa!
***
Candan Erçetin’in eski Türkçe aranjmanların Fransızcalarını da söylediği albüm çalıyor. Metehan’ın favori şarkısı ‘Tombe la neige-Her yerde kar var’:
– Anne o ne ya ‘Neden yağdın söyle kar?’ Kar nasıl söylesin ki ne saçma şarkı sözü yazmışlar!
(Rahmetli Fecri Ebcioğlu’nun ruhu şad olsun)
***
– Oğlum karnenin arasına sürpriz koydum gönderdim.
– iPod mu?
***
Arabama bluetooth’la bağlantı kuran iPod’undan birdenbire Dire Straits çalmaya başlar:
– Hah tamam bu çok güzel!
– Beğeneceğini biliyordum.
– Nerden?
– Ben bilirim anne. Dayım da aynı şeyi beğenirdi bence.
– Neden?
– O da sana çekmiş!
***
iPod’da şarkılar sırayla çalarken bir şiirli şarkı çıkar:
– Oğlum bu ne bunalım şarkı kapat ya şunu!
– Anne babamın şarkıları işte!
***
Mrs. Robinson çalıyor:
– Simon&Garfunkel?
– Hayır! (Meğer şarkı cover’mış.)
– Tamam şarkı aynı da söyleyen farklı oğlum.
– Ya anne babamım bilgisayarındaki şarkıları nerden biliyorsun sen?
– Bu çok eski ve ünlü bir Metehan. Herkes bilir!
***
İksir Otele doğru yoldayız:
– Nereye gidiyoruz anne?
– Eflani’yi geçip Daday’a gidiyoruz.
– Pek modern bir otel olacağa benzemiyor!
***
Ahmet Kaya çalıyor:
– Benim bu babam da ne Ahmet Kaya hayranıymış!
***
İksir resort Otel’de açık büfede ağzına layık bir şey bulamayınca:
– Bugün vejeteryanlık yapayım.
***
– Gonca da bizimle buraya gelmeyecek miydi?
– Kaçırdı bu güzel oteli akıllı.
– Belki o da orda eğlenceli bir şey yapıyor?
***
Kanalları zaplarken CNN’de güzellik yarışmasını görünce:
– Bak oğlum dünyanın en güzel kızını seçiyorlar.
– Sen neden yoksun?
***
– Senin en gıcık olduğum şeyin ne biliyor musun? Şu Twitter’ın! Allahım yarabbim telefonundan Twitter’ı silesim geliyor!
***
– Sen benim yerime benim hayatımda olsan bir gün bile dayanamazsın!
***
– Seni çok seviyorum. Fazla öptün ama.
***
– Hani bir film vardı bir alieye bir kutu getiriyordu yüzü yanık bir adam. O kutudaki düğmeye basınca bir milyon dolarları olacaktı.
– Sen olsan basar mıydın anne?
– Hayır.
– Neden? Bir milyon doların olacak ama?
– İstemem. Sürekli o para için birinin öldüğünü hatırlayarak yaşayamam.
– Nerden hatırlayacaksın ki? Bir yere mi yazacağız sanki!
– İstemem işte.
– İyi de anne sence bu kutuyu getirip aileye veren ve para vercez diyen adamların bundan çıkarı ne ki?
– Sen çıkar kelimesini nerden biliyorsun ulan!
eeee armut dibine düşermiş :))