Hacivat: Huzur-u haziran, cemiyet-i irfan, vakt-i safayı merdan, lâindir, dinsizdir, münafıktır şeytan, şeytanın dinsizliğine, rahmanın birliğine, bizi temaşaya tenezzül buyuran ahibbanın sağlığına, demem o demek değil, ben bendenize, ben duacınıza eli yüzü yunmuş sohbeti tatlı; Karagöz: Sen de nereden çıktın be windows doksan beş suratlı! Hacivat: Edebiyat bilse, Arabiyat bilse, Farisi bilse, ilm-i hendese, ilm-i... Okumaya Devam et →
TÜRK’ÜN ATTACH’LE İMTİHANI
Kıtalararası cima bu yeni dünya eski dünyaya tecavüzde Bülbülken dut da yedik haydi şimdi sıra cevizde Bastığın yeri halis toprak diyerek geçme tanı Genç kızları saklayın ne paklar teneşirden kaçanı Sen üzülme incinme ey şehit oğlu şehit Reina'da biz her gece seni anarız "shake-it up bebeğim shake-it" Ey bu topraklar için toprağa düşmüş asker Elbet... Okumaya Devam et →
KÖYDEKİ FATMA TEYZE’NİN PARASI SOMALİ’DEKİ FATİMA’YA ULAŞACAK MI?
Beş yıldızlı Filanca Otel açık büfe iftarlarda çöpe attıklarını yollamadıkça Afrika’ya benden 5 kuruş yok; Bodrum ‘beach’lerinde dolarla şezlong kiralayan Firuzan Hanım bir Ray Ban güneş gözlüğü parası yollamadıkça Afrika’ya benden 5 kuruş yok; Cem Bey, Reina çıkışında Ferrari’sini getiren valeye verdiği kadar parayı yollamadıkça Afrika’ya benden 5 kuruş yok; Mihriye Hanım Paris kuaföre bir... Okumaya Devam et →
