Babaannemle İstanbul'un yeni açılan, açanın bile nerede olduğunu bilmediği otobanlarından birinde yolculuk ediyoruz. Birden arabanın gösterge panelinde minik turuncu bir ışık yanıyor. Motor arıza ışığı. Araba iki duble rakı içmiş ergen gibi hık hık ediyor ve kenara çektiğim gibi duruyoruz. Ondan sonra tık yok. Araba gitmez. Tam durduğumuz yerin iki yüz metre kadar ilerisinde genç... Okumaya Devam et →
ŞEFFAF SEÇİM SANDI(ĞI)M
Devir değişti. Artık halk yöneticileri yaptıkları değil, yapamadıkları üzerinden yargılıyor. "Bize verdiğiniz her oy size yol, su, elektik olarak geri dönecektir" söylemi sanırım 50'leri, 60'ları, 70'leri, 80'leri ve hatta 90'ları doyurdu. Ama artık sene 2014. Bir belediye "Asfaltınızı güle güle kullanın" diye pankart astığı zaman komik oluyor. "Kapımın önünün toz toprak olması zaten sizin ayıbınızdı.... Okumaya Devam et →
ÖZKAYMAK TURİZM’İN ‘UYANIK’ ŞOFÖRÜ
Özkaymak Turizm'in 17 Temmuz 2011 pazar akşamı saat 19.30 Anamur'dan kalkan Ankara otobüsünün 40 nolu koltuğuna Bozyazı'dan binen yolcusuydum. Kaptanımız yolun başlarında, virajlarda temkinli bir şekilde seyir halindeyken son 3 saat içinde arabayı bankete düşürmek, ani fren yapmak, şeritten şerite savurmak gibi hatalar yapmıştır. En son, gittiği yoldan "U" dönüşü yapıp epeyce geçtiği bir benzinliğe... Okumaya Devam et →
